Hümik Asitlerin
Türkiye'de Gelişimi
Türkiye'de Gelişimi
"TURKCHM DERGİ"
Hümik asitlerle ilgili ilk araştırmalar 19. yüzyılda
başlamasına karşın ülkemizde 1977’li yıllarda başlamıştır (1). Türkiye’deki
linyitlerin hümik asit içerikleri de (2) incelenmiştir. Değişik bölgelerdeki
linyitlerin hümik asit içeriği % 0-48 arasında değişmektedir. En eski Zonguldak
yatağı değeri (taş kömürü) 0 olarak bulunmuştur. Genç kömürlerde ise hümik asit
miktarları yaşa bağlı olarak değişmektedir. 1980 tarihinden itibaren ülkenin
hümik asit ihtiyacı ithalat yoluyla karşılanmıştır. %12-15 hümik asitle suyu
uçurularak üretilen katı Potasyum humat ve leonardit olarak üç şekilde ithal
edilmekteydi. 1996 yılında Delta Tarım Kimyasalları Sanayi ve Ticaret A.Ş.
olarak araştırmaya başlandı.1997 yılında ilk sıvı %12‘lik hümik asit piyasaya
sürüldü. Bu tarihlerde hümik asitler ilaç sınıfına sokulmuş ve Tarım Bakanlığı
izni ile üretilmekteydi. Hümik asitler için değişik rivayetler söyleniyordu.
Hormon olduğunu söyleyen de vardı, köklendirici, bitki besleyici özellikleri de
ispatlanmıştı. Ayrıca toprak düzenleyici olarak da bilinmekteydi. 2000’li
yıllarda ilaç sınıfından çıkarılarak gübre yardımcısı sınıfına dahil edildi.
Aynı yıllarda yönetmelik değişikliğine gidildi. Leonardit lignin ve selüloz
esaslı bitkilerin havasız ortamda basınç, sıcaklık etkisiyle bozunması sonucu
ortaya çıkan hümik asitçe zengin genç linyite verilen isimdir. Genellikle 1-2
milyon yaşlarındaki leonardit hümik asit kaynağı olarak kullanılmaktadır. Başka
kaynak yoktur.
Her ne kadar zeytinyağı atığı (3) pirina da fulvik asit
olduğu iddia edilse de ispat edilememiştir. Ayrıca, 2003 yılında TS 5869 ISO
5073’te kömürde ve linyitte hümik asitlerin tayini yöntemi değiştirilerek aynı
numara ile titrasyon yöntemine geçilmiştir. Bu iki TS’de linyitte uygulanmak
için geliştirilmiştir. Bu da büyük bir kaosa neden olmuştur. Yeni yöntem
organik moleküllerde –COOH karboksil grubunun analizine uygulanan bir
yöntemdir. Hümik asitlerde –COOH grubu bulunmaktadır. Fakat diğer birçok ticari
maddelerde de bu grup bulunmaktadır. Nitekim, protein ağırlık şlempe, lignin
sülfonatlar, karboksil metil selüloz da bu yöntem uygulandığında hümik asit
gibi tepkime verirler. Sonuç alarak bazı firmalar şlempeyi bitkisel kökenli
%30’a varan derişimde hümik asitleri piyasaya sürmektedirler.
Keza, KOH ile işleme sokulan ligno sülfonatlar da benzer
isimler altında pazarlanmaktadır. Kullanıcılar, sonuç alamadığı içinde
piyasadaki hümik asitlerin güvenilirliği kalmamıştır.
Ayrıca, ülkemizdeki leonardit yataklarından üretilen hümik
asitler %9-10 derişimde elde edilebilmektedir. Yönetmelikte ise (4) en az %12
olması istenmektedir. Birçok firma bu eksikliği şlempe ve ligno sülfonatla
karşılamaktadır. Bu da ayrı bir olumsuz örnektir. Sonuç olarak, güvenilir bir
analiz yöntemi uygulamak zorunludur. Ayrıca fulvik asit içinde bir yöntem
geliştirilmelidir.
Analiz Yöntemleri:
Analitik kimyanın genel kurallarından bir tanesi, ppm
(milyonda bir) seviyesinde ölçümlerde aletsel analiz yöntemleri uygulanır.
Spektrometre ile elektrokimyasal yöntemler gibi. Numune miktarında limitler
yoksa ve analiz edilecek miktarda %1 ve daha fazla ise Gravimetrik, Volumetrik
gibi yöntemler kullanılır.
Linyit kahverengi turba vs. üretilen hümik asitlerin
miktarında limit söz konusu olmadığına göre Gravimetrik yöntem veya volumetrik
yöntemler kullanılabilir. Nitekim 2003 tarihli TS 5869 volumetrik yöntem
uygulama esasına göre geliştirilmiştir. Fakat diğer girişim yapan maddeler göz
önüne alınmamıştır. Girişim yapan diğer –COOH içeren gruplar için maskeleme
yöntemi uygulanmalıydı. TS 5869 2003 yılından önce uygulanan yöntemde ise
Gravimetrik uygulanmaktaydı ve yöntemde diğer maddelerin girişim yapması söz
konusu olmamaktadır.
Hümik asitlerin analiz yöntemlerinin karşılaştırılması (5)
yapılmıştır. BaCl2 (Baryum Klorür) ve HCI (Hidroklorik asit) metodu olarak
tanımladıkları yöntemin etiket değerleri ile yüksek uyum gösterimi
bulmuşlardır.
Bu yöntem American Colloid Company ve California De partment
or Foodant Agriculture tarafından uygulanmaktadır. Aynı yöntem Delta Tarım
Kimyasalları San. ve Tic. A.Ş. kalite kontrol laboratuvarında 18 yıldan beri
uygulanmaktadır. Yöntemin uygulanması şöyledir.
Sıvı Hümik Asitler:
25 ml numune 100 ml behere alınır, %10 HCI çözeltisi ile tam
çökme sağlanana kadar ilave edilir. Katı kısım sıvı kısımla beraber Şekil 1’de
görünen buhner hunisine aktarılır vakum uygulanarak süzme tamamlandıktan sonra
2-3 defa saf su ilave edilerek tekrar süzülür. Huni çıkarılarak süzgeç kağıdı
90oC’de 2-3 saatte sabit tartıma getirilir katı kısım 2 haneli terazide
tartılarak ağırlığı ölçülür. %HA =W1x4’tür.
İkinci bir 25 ml numune 100 ml’lik behere alınır. %10’luk
BaCl2 çözeltisiyle çökelti çöktürülür. Şekil 1’deki gibi vakumlu düzenekte
süzülür. 2-3 defa saf su ile süzülerek safsızlıklar uzaklaştırılır süzgeç
kağıdı 90oC’de tartıma gelene kadar ısıtılır. Süzgeç kağıdından alınan kat 2
haneli hassas terazi tartılır.
HA + FA = W2 X 0,937 X 4
FA% = W2 – W1’dir.
Böylece ülkemizde büyük sorun olan fulvik asit miktarı da
belirlenmiş olur. Burada tek hata kaynağı bazit ortamda çözünen çok az kil
miktarının olmasıdır.
Leonarditte HA ve FA Oranları:
15-20
gram linyit kurutulduktan sonra tartılır 200 ml beherde
%10’luk NaOH’ten 20 ml ve 200 ml saf su ile 80-90oC’de 2 saat kaynatılarak
çözülür santrifüjle katı, sıvı ayrılarak sıvı kısım alınır. Yukarıda tarif
edildiği 25 ml alınarak BaCl2 ile ve diğer bir 25 ml alınarak HCI asitle çöktürülerek
analizi yapılır.
Katı K-Humat Analizleri:
Nemi uçurulmuş 20 gram katı K-Humat alınır, 100 ml’lik beherde
saf su ile çözülür, BaCl2 (Baryum Klorür) ve HCI (Hidroklorik asit) ile
çöktürülerek analizleri yapılır. Bu yöntemde hem şlempe hem de ligno
sülfonatlar çökmediği için sahte hümik asitler kolayca fark edilir. Çok daha
basit tanıma kokularından da yapılabilir şlempenin ağır bir kokusu vardır.
Ligno sülfonatın kokusu fazla keskin
değildir. Yani hümik asiti tanıyan bir uzman kokuyla bile
ayırt edebilir.
Sonuç:
Basit bir deneme de bu sahteciliği önlemekte kullanılabilir.
Çay bardağınızın yarısına kadar hümik asit olduğu iddia edilen üründen konulur.
Herhangi bir bakkalda satılan tuz ruhu (10-15 % HCI’dir) alınarak ilave edilir.
Çökme varsa gerçek hümik asittir eğer çökme yoksa sahtedir. Denetimlerin ve
seçilen analiz yöntemlerinin uygun olmaması nedeniyle ürün sahteciliği
ülkemizde fazlasıyla yaygınlaşmıştır.
Bunu önlemenin en iyi uygun yolu ise doğru analiz
yöntemlerinin kullanılması ve ilgili yönetmeliklerde gerekli değişikliklerin
yapılmasıdır.
STD'NİN KURUCU BAŞKANI: MERHUM AŞKIN SÜRMELİ'NİN TÜRK TARIMINA KAZANDIRDIĞI ÖNEMLİ VE DEĞERLİ BİR ÜRÜNDÜR.
İlgili İçerik
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder